Dostoyevski kitap alıntıları, en çok aranan sözler arasında yer alır. Hayatın akışını sözlerine döken usta yazar, tüm kitaplarıyla Dünya Klasikleri kitapları arasında en çok okunan yazardır.
Bu yazımızda, usta yazar Fyodor Dostoyevski kitap alıntılarını sizlerle paylaşacağız. Şimdi sözü uzatmadan en güzel Dostoyevski sözleri ile sizleri baş başa bırakalım.
Başlıklar
Dostoyevski “Suç ve Ceza” Alıntıları
Dostoyevski’nin en çok okunan kitabı Suç ve Ceza, aslında çoğu insanın hayatına temas eden bir çalışmadır. Usta yazar Fyodor Dostoyevski’nin “Suç ve Ceza” kitabından alıntıları sizlere sunuyoruz.
“İktidar, ancak eğilip onu almak cesaretini gösterenlere verilir.”
“Kapılarını kilitlemelerini gerektirecek bir şeyleri olmayan insanlar ne mutludurlar, değil mi?”
“Olmaz, bakarsın bir süre sonra ona sarıldığımı hatırladığında, diye düşündü, belki de tiksintiyle ürperir, onun hak etmediğim öpücüğünü çaldığımı düşünür!” (Dostoyevski Kitap Alıntıları)
“Her mutsuzluğun ötesinde yine yaşam bekler; ama insana özgü bir yeteneksizliktir yaşayamamak. Yoksa hangi balık boğmuş kendini, hangi serçe atlamış damdan.”
“Hepsinin halinde, en yakınlarının beklenmedik bir felaketi karşısında bile insanlarda her zaman görülen tuhaf bir sevinç duygusu vardı.”
“Yapayalnız olmanın, tek başına kalmışlığın sonsuz acı verici karanlık duygularıyla doluvermişti birden yüreği.”
“Mantığın durduğu yerde şeytan yardım eder.” (Dostoyevski Kitap Alıntıları)
“Demek beni sevmiyorsun? Dünya, hayır anlamında başını salladı. Svidrigaylov umutsuzlukla fısıldadı: – Beni… Sevemez misin? Hiçbir zaman?”
“Ama toplum, muhafazakarlık görevini yerine getirmek için çok kez bu insanları asıp kesiyor ya da her türlü hareket imkanından mahrum ediyor. Ama yine aynı toplum, bir nesil sonra bu astığı insanların anıtını dikip onlara tapıyor… İlk bölüm şimdinin adamıyken, ikinci bölüm, hep geleceğin adamıdır. Birinciler dünyayı korur ve onun nüfusunu çoğaltır, ikincilerse onu hareket ettirir ve asıl amacına doğru yürütürler.” (Dostoyevski Kitap Alıntıları)
“Ayağının altındaki kaldırım taşları gibi her şey sağır, her şey cansızdır onun için.”
Dostoyevski “İnsancıklar” Alıntıları
Dostoyevski’nin sevilen kitaplarından “İnsancıklar”da yer alan güzel sözleri sizler için derledik. En güzel insancıklar alıntıları, Dostoyevski kitap alıntıları arasında beğenilen sözlerle doludur. İşte en güzel Dostoyevski kitap alıntıları…
“İnsanın hırsız olması için başkasına ait eşyayı çalması gerekmez; başkasına ait sırları çalmak da hırsızlıktır. Hem de hırsızlığın en bayağısıdır.”
Anacığım, hayatın gerçek yüzünü yazar adı verilen kâğıt karalayıcılarından değil benden öğrenebilirsin.
“Edebiyat çok iyi bir şeymiş; Derin ve öğretici! İnsanın kalbine güç veriyor. Edebiyat bir resme, daha doğrusu hem resme, hem aynaya benziyor. İhtiraslar, ifade, çok ince tenkit, faydalı dersler vesikalar.”
“İnsana olan saygımı korumak için, insanlardan uzak duruyorum.” (Dostoyevski Kitap Alıntıları)
“Sen ne dersen de iki gözüm; toplumun yoksul insana saygısı yoktur.”
“Çok tuhaftı, ağlayamadım. Ama ruhum paramparça olmuştu.”
“Her şeyi fazla ciddiye alıyorsunuz, bu yüzden de mutsuz oluyorsunuz.” (Dostoyevski Kitap Alıntıları)
“Beni fark etmiyordu. Bu da beni gitgide yaralıyordu.”
“Hatıralar mutlu olsun, kederli olsun, hep acı verir…”
“Anıların güzel olanları da, kederli olanları da insanı hep hüzünlendirir.”
”İyi kalpli, değerli bir insandı, karşılaşmış olduğum kişiler arasında en iyisiydi.”
“Acı çeken çocukları görmek ve onlara yardım etmemek nasıl korkunç bir şey.”
Dostoyevski “Karamazov Kardeşler” Alıntıları
Sevilerek okunan Dünya Klasikleri kitaplarından Dostoyevski’nin Karamazov Kardeşler alıntıları da son derece etkileyici alıntılardır. Dostoyevski sözleri, genel olarak kitap alıntılarıdır ve biz bunların en güzellerini sizin için seçtik.
“Bir insanın sevilmesi için kendini göstermemesi gerekir; yüzünü gösterdi mi sevgi ortadan silinir.”
“Başkaldıranları her zaman yenecek üç güç vardır yeryüzünde bunlar; mucize, sır ve otoritedir.” (Dostoyevski Kitap Alıntıları)
“Bence, şeytan diye bir şey gerçekte yoksa kişioğlu uydurmuşsa onu, kendine bakarak, kendisini örnek alarak uydurmuştur.”
“Cehennem nedir?” Bence o sevmeyi başaramamaktan acı çekmektir.
“Dehşet verici şey şu ki güzellik gizemli olduğu gibi korkutucudur. Tanrı ve şeytan orada dövüşürler ve insanın kalbidir o savaşın alanı.”
“-Köpeklerin birbiriyle karşılaşınca nasıl koklaştıklarına dikkat ettin mi hiç? Bu onlarda genel bir doğa yasası sanki.
+Evet, gülünç bir yasa.
-Yo, gülünç değil, yanılıyorsun, insanların kör inançlarına ne kadar ters düşerse düşsün, doğada gülünç hiçbir şey yoktur. Köpeklerin kendilerini anlatma, eleştirme güçleri olsaydı, efendileri olan insanların kendi aralarındaki bağıntılarda belki daha da gülünç yönler bulurlardı.” (Dostoyevski Kitap Alıntıları)
“Ne Allah’ın belası bir iştir bu? Aklın yüz karası dediği şey yüreğe katıksız bir güzellik olarak görünebiliyor. Güzellik Sodom’da mıdır? İnan ki çoğu insanlar için Sodom’dadır güzellik; bu sırrı biliyor muydun? Güzelliğin yalnızca ürkünç değil, aynı zamanda esrarlı bir şey de olması yıldırıyor insanı. Şeytanın Tanrıyla cenkleşmesidir bu; cenk alanı da insanın kalbidir.”
“İşin garip, şaşmaya değer yanı, Tanrının gerçekten var olması değil, böyle bir fikrin, Tanrı ihtiyacı fikrinin, insan gibi vahşi, zararlı yaratığın kafasında yer edebilmesi… Bu derece kutsal, duygulandırıcı, yüksek ve insana onur veren bir düşüncedir bu.”
“Seninle iyiden iyi tanışmak, kendimi sana tanıtmak istiyorum. Sonra da vedalaşmak… Bence insanların birbirlerini tanımaları için en iyi zaman, ayrılmalarına yakın zamandır.”
“Evet, derin, gereğinde çok derin bir yaratıktır insan, ben olsam bu kadar derin yaratmazdım onu.”
Dostoyevski “Kumarbaz” Alıntıları
Dostoyevski’nin en başarılı çalışmalarından biri olan Kumarbaz kitabının da çok güzel alıntıları var. Dostoyevski sözleri arasından en seçkin sözlerin yer aldığı Kumarbaz alıntıları arasından sizin için en güzellerini seçtik.
“Bizim gibi basit ve ölümlü insanlar en nihayetinde kaybediyordu.”
“Gerçekten de oyun masasına bir an olsun kuruntuya kapılmadan dokunmak hiç mümkün değil mi?” (Dostoyevski Kitap Alıntıları)
“Gerçek bir centilmen tüm servetini bir anda yitirse bile yine de soğukkanlılığını bozmayacaktır. Para centilmenliğin öylesine uzağındadır ki, bunun lafı bile olmaz.”
“İnsan en iyi dostunu burnu sürtmüş bir durumda görmekten gerçekten de hoşlanır; dostlukların büyük bölümü böyle bir mahcubiyeti üzerine kuruludur, tüm aklı başında insanların bildiği eski bir gerçektir bu.”
“Tavırlarıyla “Senin hissettiklerin, söylediğin sözler benim umurumda bile değil!” diyor sanki.” (Dostoyevski Kitap Alıntıları)
“Çünkü kumandan, tahtelbahir gemisinin düştüğü kritik durumlarda, sanki hekim dizkapağına lastik çekiçle vurduğu an tekme savurur gibi ansızın karar veriyordu. Mürettebat aslında verilecek her kararı rulet veya fırdöndü ile de alabilirdi, ama kumandan bunlardan bile hızlıydı. Bu haliyle adam, karmaşık bir hesap işleminin sonucunu kâğıt-kalem ile değil, o lotarya torbasına benzer dimağından rasgele çektiği numara ile bulmaya kararlı, şanstan gözü dönmüş bir kumarbaz gibiydi. Tombala torbası denebilecek bu olağanüstü zihinden yapılan çekilişte mürettebata çıkan herhangi bir emir, rütbeler silsilesi boyunca nihaî şahsa kadar tebliğ edilirken, korkunç hatalar üzerinde hilebazca düzeltmeler yapılır, böylece dedikodu yaymadaki yozlaşmanın tersine, âmirden memura seyahatinde emirler, âdeta maymundan insana tekâmül ederdi.
Evlilik ve iş gibi hususlarda bazılarının karar vermek için yazı-tura attıkları kara kuruştan elbette çok daha kıymetli ve saygıdeğer Kumandan Bey bir yana, tarihte hüküm sürmüş deli padişahlar, beş yaşındaki imparatorlar ve hatta kutsiyet atfedilmiş, ümmet sahibi büyükbaş hayvanlara bakıp herhalde, insanların zaten yapmakta oldukları işi yapmalarını emredecek birine ayrıca neden ihtiyaç duyduklarını burada sormak gerekir.”
“Merhabadan günaydından söz etmiyorum, rahatsız oluyorum bundan, baş selamından da, öpüşmelerden de, el sıkmalardan da öyle.”
” Neyim ben şimdi? Zerò. Peki, yarın ne olabilirim? Yarın küllerimden doğup yeni bir hayata başlayabilirim! Tamamen mahvolmadan önce içimdeki insanı keşfedebilirim!”
“Belki de ruh sayısız duyguyu bir anda tattıktan sonra tatmin olmuyor, huzursuzlanıyor ve nihai bir bitkinliğe varıncaya dek, her defasında artan bir şiddetle yepyeni duygular tatmak istiyordur.”
“Ah şu kendini beğenmiş insanlar! Bir söze başlamaya görsünler, büyük havalarda nasıl da her fırsatta bolca nasihatler eder, nasıl da atıp tutarlar.”
